Gülümseme Tasarımı Nedir?

Son yıllarda diş hekimlerine gülüş tasarımının baştan düzenlenmesi için başvuran hasta sayısında ciddi artış var. Bu konuda bazı hastaların beklentilerinin çok yüksek olması ve bu beklentilerinin karşılanması için diş hekimlerinin hangi kriterlere dikkat ettiği konusunda hastaları bilgilendirmek gerekmektedir.

Unutulmamalıdır ki, gülümseme tasarımı bir bütün olarak ele alındığında mükemmel sonuçlar vermektedir.  Yapılacak her türlü plastik cerrahi işleminden önce(dolgu, botoks vb.) mutlak suretle dişlerde düzenleme yapmak gerekmektedir. Diş dizaynı gülümseme dizaynının ilk aşaması olarak kabul edilmekte ve ancak bu işlemden sonra hastaların, dolgu ya da botoks gibi yumuşak doku müdahalelerinin yapması önerilmektedir.

Kuşkusuz ki bir artistin ağzında ve onun yüzü ile uyumlu olan diş yapısı başka bir kişide aynı sonucu vermemektedir. Bu tarzda baştan bir gülüş dizaynında en önemli faktör başarılı estetik planlama ile oluşmaktadır. Düzgün yapılmış estetik planlama sonunda hastaya dişlerinin nasıl görüneceği dişlerine hiç dokunmadan gösterilmeli ve eğer hasta memnun ise işlemlere başlanmalıdır. Aksi takdirde sonuç hasta ve hekim için hüsran ile bitebilir.

Başarılı estetik planlamada hasta için dişlerin orantısı, görünürlüğü, uzunluğu ve simetrisi çok önemlidir. Her ne kadar diş hekimlerinin başarılı bir estetik planlama yaparken çok daha fazla kriteri göz önünde bulundursa da sonuçta hastaların %90’ı yukarıda belirtilen 4 kritere saplanıp kalmaktadır.

Estetik diş hekimliğinde bu estetik anlayışının geometrik kuralları belirlenmiş olsa da bireysel yani her kişide değişen estetik algısının duygusal yönü sonsuz olasılıkları beraberinde getirmektedir. İdeal sonuçların sunulması için, uygun uzunluk, ön iki dişte göze çarpan dominant özellik, gözle görülür ve fark edilir parlaklık, yüze uygun renk, dişlerin yandan bakıldığında dudağın neresi ile temas ettiği, istirahat halindeki görünürlük çok önemlidir.

Diş hekimliğinde estetik sadece dişler üretildiğinde bitmemektedir. Bu hazırlanan dişlerin provaları ve daha sonra yapıştırılması bile başlı başına oldukça uzun randevuları beraberinde getirmektedir.Maalesef hastaların büyük çoğunluğu sadece kendi isteklerine odaklanmakta ve profesyonel bakış açısını kaçırmaktadır. Profesyonel bakış açısını size sadece bu konuda yeterince deneyim sahibi olan hekiminiz verebilmektedir.

Bir hasta olarak estetik tedaviye başlamadan önce unutulmaması gereken konu hekiminizin sizinle aynı dili konuştuğundan, benzer zevklere sahip olduğundan kesinlikle emin olmanızdır. Klinikte çalan müzikten, kliniğin dekorasyonuna eğer sizin zevkinizi yansıtmayan bir durum söz konusu, hekiminize tam olarak güvenemediyseniz tedaviye başlamamak daha akıllıca olur.